Üç kardeş, farklı meslek geçmişlerine rağmen ortak bir tutku etrafında bir araya geldi: sanat. İstanbul ve Bursa'da yaşayan ve emekli olduktan sonra sanata yönelen üç kardeş, eserlerini memleketleri olan Erzurum'da sergilediler. Yakutiye ilçesindeki bir atölyede düzenlenen sergi, "Üç El, Üç Marifet, Kağıt, Fırça, Maket" adıyla sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sergi, kardeşlerin yıllardır geliştirdikleri yeteneklerini ve sanat anlayışlarını yansıtan çeşitli eserlerden oluşuyordu.

Farklı Teknikler, Ortak Tutku

Kardeşlerden biri, emekli bir asansör teknisyeni olan İsmail, yağlıboya tablolarıyla katıldı. Özellikle Erzurum'un tarihi dokusunu ve mimarisini konu alan eserleri dikkat çekti. Diğer kardeşi, emekli bir ziraat mühendisi olan İbrahim ise, alüminyum folyo çalışmaları ve geleneksel Osmanlı kağıt kesme sanatıyla sergiye renk kattı. Türkiye çapında birçok ödül almış olan İbrahim, Bursa'da yaptığı eserleri de sergileme fırsatı buldu. En büyük kardeş olan Doğan ise, Miniatürk'ten esinlenerek başladığı maket sanatıyla Erzurum'un tarihi yapılarının minyatürlerini yarattı. Yıllardır Erzurum Karayolları'nda teknik ressam olarak çalıştıktan sonra bu yeteneğini sanat dünyasıyla buluşturdu. Kardeşlerin, sanat alanındaki başarısının yanı sıra, ortak bir sergiyle buluşmanın mutluluğu gözlerinden okunuyordu.

Bir Aile Hikayesi

Kardeşler, sergiyi ticari kaygılar gözetmeden, sanatlarını paylaşma ve bir aileyi bir araya getiren sanatın gücünü sergileme amacıyla düzenlediler. Her biri farklı bir sanat dalında yeteneğini sergileyen üç kardeş, ziyaretçilerin eserleri karşısındaki heyecanını paylaşarak, aile bağlarının gücünü vurguladılar. Üç kardeşin mavi kıyafetlerle sergide yer alması da, aynı hedefe olan bağlılıklarını ve dayanışmalarını gözler önüne serdi. Bu, sadece bir sanat sergisi değil, aynı zamanda bir aile hikayesinin de anlatımıydı.

Sanatın Birleştirici Gücü

Sergi, farklı sanat dallarının bir arada sergilenmesiyle sanatseverlere zengin bir deneyim sundu. Yağlıboya resimler, ince işçilikle yapılmış kağıt kesme eserleri ve detaylı maketler, sanatın birleştirici gücünü gözler önüne serdi. Eserlerdeki çeşitlilik, üç kardeşin kişisel yeteneklerini ve sanat anlayışlarını sergilerken, aynı zamanda aile bağlarını da vurguluyordu. Ziyaretçiler, eserlerin estetik değerlerinin yanı sıra, ardındaki aile hikayesini de takdir ettiler. Kardeşlerin, sanat yoluyla güçlü bir bağ kurdukları ve bunu halka paylaştıkları, serginin en çarpıcı özelliğiydi. Sergi, Erzurum'un kültürel yaşantısına da önemli bir katkı sağladı.