44 Yıl Önceki Bir Anı: Erzurum'da Çocukluk Fotoğrafı

1980 yılının Aralık ayında, İstanbul'dan Doğu Ekspresi ile Erzurum'a gelen Fransız antropolog Victor Dallant, 44 yıl önce çektiği çocukluk fotoğraflarının peşine düştü. Geçtiğimiz yıl, siyah beyaz fotoğraflarını göstererek yardım istediği Erzurum sokaklarında, 7 yaşlarındaki çocuklardan birini bulmayı başardı. Dallant, o zamanlar yeni öğrenmeye başladığı Türkçe ile zorlukla iletişim kurduğu çocukların fotoğraflarını, Paris'e döndükten sonra düzenlemişti. Arkadaşlarının da çok beğendiği fotoğraflar, yıllar sonra yeniden bir araya gelmelerine vesile oldu. Dallant, çocukların kayak yaparken veya top oynarken çektiği fotoğraflar, geçmişin sıcaklığını bugüne taşıdı. Bu unutulmaz buluşma, hem Dallant hem de çocuklardan birinin hayatına derin izler bıraktı. Dallant'ın bu özverili arayışı, sadece bir fotoğrafın ötesinde, dostluk ve geçmişe duyulan derin bir saygıyı gözler önüne serdi.

44 Yıl Sonrası Buluşma: Erzurum'da Birleşen Yollar

Dallant, Erzurum'da bulduğu çocuklardan birinin Ahmet Özmen olduğunu öğrendi. Şu anda Erzurum Müftülüğünde murakıp olarak görev yapan 51 yaşındaki Özmen, 44 yıl önce mahalle arkadaşlarıyla oyun oynarken fotoğraflarının çekildiğinden habersizdi. Arkadaşlarının haber vermesiyle Dallant'ın arayışından haberdar olan Özmen, büyük bir heyecan ve mutluluk yaşadı. Geçmişe dönüp o anları yeniden yaşayan Özmen, Dallant'ın binlerce kilometre uzaklıktan gelerek gösterdiği vefa için teşekkür etti. Özmen için bu beklenmedik buluşma, çocukluğunun naif anılarını yeniden hatırlatırken, aynı zamanda dostluğun ve insanlığın sınır tanımadığının güzel bir örneği oldu. Fotoğraftaki çocuklardan birinin Özmen olduğunu doğrulamak, yıllardır unutulmuş bir anıyı yeniden canlandırdı.

Vefa ve Anılar: Doğu Ekspresi'nin Yolculuğunun Devamı

Victor Dallant'ın Doğu Ekspresi yolculuğu, sadece Erzurum'un güzelliklerini keşfetmekle kalmadı, aynı zamanda unutulmaz bir dostluk hikayesine de dönüştü. 44 yıl sonra yeniden bir araya gelen iki insan, İstanbul'dan Paris'e uzanan uzun bir dostluk köprüsünün sembolleri oldular. Dallant'ın ısrarcı arayışı ve Özmen'in duygusal tepkisi, geçmişe olan saygı ve insanlık halinin güzelliğini ortaya koydu. Bu olay, Erzurum'un tarihi sokaklarında geçen bir dostluk hikâyesi olarak, gelecek nesillere de ilham verecek bir vaka olarak kayıtlara geçti. İki farklı kültürün birleşmesinin dostluk bağlarını nasıl güçlendirdiğinin güzel bir örneği oldu. Doğu Ekspresi'nin getirdiği bu beklenmedik karşılaşma, insan ilişkilerinin zaman ve mekândan bağımsız gücünü bir kez daha gösterdi.